SERVER VAKFI
"BİR KİTAP & BİR YAZAR"
SÖYLEŞİ VE İMZA GÜNÜ

Her hafta Cumartesi günleri, vakfımızda yapılan 'Bir Kitap & Bir Yazar' konulu sohbet programı çerçevesinde, 30 Mart 2013 Cumartesi günü Saat 14.00’de Ankara İl Millî Eğitim Müdürü Kâmil AYDOĞAN 'Kısık Vadisi' adlı romanını anlattı. Çoğunu, öğretmen, öğrenci ve idarecilerin oluşturduğu geniş bir dinleyici kitlesine hitap eden Sayın Aydoğan, “Bundan önce beş kitabım yayımlandı, ancak yazmış olduğum bu romanla adeta hayatım değişti diyebilirim. Bu romanda anlatılanlar tamamen, yaşayanlardan duyup dinlediklerimdir.” dedi.

1940'lı yılları anlatan 'Kısık Vadisi' romanına ilginin giderek arttığını, bunun nedeninin de, yine kendi tespitlerine göre, okuyan herkesin romanda kendisinden bir şeyler bulması olduğunu ifade eden Sayın Aydoğan, “Roman, ister istemez 1940’lı yılların sosyo-ekonomik ve siyasî durumuna bir göz atmamızı gerektiriyor: Mukayese etmek için söylüyorum, bugün, yaklaşık 13.000 $ olmasına rağmen halimizden memnun olmadığımız kişi başına düşen millî gelir, o dönemlerde yine kişi başına 150 $ civarında. Halk, yoksul ve sefil. Vergiler haddinden fazla. İnsanların tek geçim kaynağı tarım. Bin bir meşakkatle elde ettiği ve zaten ancak ailenin karnını doyurmaya yetecek kadar olan buğdayının, daha harmandayken, tahsildarlar gelip ciddi bir bölümünü vergi olarak alıyor. Köylü, zaman zaman kendi buğdayının bir kısmını geceleri, tahsildarlardan kaçırmak zorunda kalıyor. Bu ekonomik sıkıntılarla hayatını sürdürmeye çalışan köylü, ayrıca inançlarını, dinî değerlerini yaşayamamaktan dolayı da devlete küskündür. Yıllardır ezan Türkçe okunmakta ve bu konuda yaptırımlar uygulanmaktadır. Romanın geçtiği köyde, yaklaşık yirmi yıldır, Cuma namazı kıldıracak imam yoktur. 1950 yılından sonra, ezanın tekrar Arapça okunmaya başlaması, insanlara verilen en büyük hediye olmuştur.” dedi.

Roman, genç yaşta kaybedilen bir anne, Yemen’e uzanan askerlik günleri, bir dönemin ezansız, cemaatsiz camileri, bunalan insanların çıkış yolu bulma gayretleri, dini öğrenmek ve öğretmek için katlanılan zorluklar, yaşanamamış sevdalar, kavuşulamamış sılalar, hepsinin ortak mekânda birleşmesi gibi konuları işliyor.

Soru-cevap bölümünde, romanın geçtiği yıllarda o köyde yaşamış olan Sayın Av. Mehmet Ali Bulut'un babası Mehmet Amca'nın da katkılarıyla renkli bir söyleşi gerçekleşti. Katkılarından dolayı Sayın Kâmil Aydoğan'a teşekkürlerimizi sunuyoruz.


Server Vakfı'nın açıklamasından alıntıdır.